İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Türk Büyükelçiden dikkat çeken paylaşım…

Haber: Sibel Yeşilmen

Türkiye ile Libya arasında 27 Kasım’da imzalanan “Deniz Yetki Alanları Sınırlandırması Mutabakat Muhtırası” sonrasında malumunuz bir tarafta Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Yunanistan, Mısır, İtalya, Fransa, İsrail, ABD, Rusya Federasyonu hareketliliği diğer tarafta ise Türkiye-Libya artan işbirliği gündemimizi çokça meşgul ediyor. Türkiye, Hafter’e karşı imzayı attığı Sarraj hükümetinin BM tarafından meşru kabul edilen Libya Hükümeti olduğu tezini sürdürürken, ki çokça da bunun doğru olmadığı eleştirileri ile karşılaşıyor, Mutabakatın çöpe gitmemesi için de hükümetin kalıcılığı adına asker gönderme dahil tezkereye yeşil ışık yakarken, karşı cenah da boş durmuyor ve karşılıklı açıklamalarla Doğu Akdeniz’deki hak iddiası tırmandıkça tırmanıyor.

İşte bu ortamda Dışişleri Bakanlığı İkili Siyasi İşler ve Denizcilik-Havacılık-Hudut Genel Müdürü Büyükelçi Çağatay Erciyes’ten dikkat çeken bir paylaşım geldi. Kişisel sosyal medya hesabında Büyükelçi Erciyes, “Asıl gülünç olan Türkiye’ye 2km, Yunanistan’a 570km uzaklıkta olan 10km2 boyutunda küçük bir adanın D.Akdeniz’de 40.000 km2 deniz yetki alanı yaratabileceğini düşünmektir. ” diye yazdı.

Türkiye zaten bunu başından beri söylüyor, yani yeni bir şey değil ama zamanlama ve “Asıl gülünç olan” sözleriyle bir Genel Müdür tarafından paylaşılıyor olması ilginç. Çünkü yine malumunuz Yunanistan, Türkiye-Libya anlaşmasının 1982 tarihli Uluslararası Deniz Sözleşmesi’ne aykırı olduğunu, bölgede yer alan Girit, Rodos, Kerpe ve Meis adalarının deniz yetki alanlarını ve dolayısıyla egemenlik haklarının göz ardı edildiğini iddia ediyor. Türkiye ise, “Uluslararası hukukta, Rum ve Yunanlıların iddialarının hilafına, adaların otomatik olarak kıta sahanlığı ve münhasır ekonomik bölge yaratma hakları yok. ” diyerek karşı çıkıyor.

İlk yorum yapan siz olun

Bir cevap yazın

Mission News Theme by Compete Themes.
error: Content is protected !!
Verified by MonsterInsights